Dr. Yayan: İthalat Artışı Üretimi Baskı Altında Tutuyor Tarih: 24 November 2016
Dünya Çelik Derneği (worldsteel) tarafından gerçekleştirilen Ekonomi Komitesi toplantısında, Türk çelik endüstrisindeki son gelişmelere ilişkin bir değerlendirme yapan Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan, 2013 yılının ilk yarısında, Türkiye ekonomisinin % 6.7, inşaat sektörünün % 6.8 ve imalat sanayinin % 2.5 oranında büyümesine karşılık, çelik endüstrisinin % 4.6 oranında gerilediğini ve 2001 yılından bu yana ilk kez çelik sektörü ile ekonomik büyümenin farklı yönlerde gerçekleştiğini açıkladı.
Türkiye’nin ham çelik üretiminin, 2008 yılının son çeyreğinde gördüğü dip noktasından kademeli bir şekilde toparlanarak, 2012 yılının ortalarında zirvesine ulaştığını, ancak sonraki dönemde üretimin düşüş eğilimi gösterdiğini belirten Yayan, Ocak-Temmuz dönemi itibariyle İsdemir’deki grevin de etkisi ile, ham çelik üretiminin % 4 oranında gerilediğini ve yılsonu itibariyle üretimin 2012 yılındaki seviyesini yakalamasının dahi büyük bir başarı olacağını söyledi.
Ocak-Temmuz döneminde, ham çelik üretimindeki gerilemeye rağmen, nihai mamul üretiminin % 4.3 oranında arttığını, sözkonusu artışta yarı mamul ithalatında yaşanan % 100’e yakın artışın etkili olduğunu vurgulayan Yayan, yılsonu itibariyle Türkiye’nin nihai mamul üretiminin % 4 oranına artışla, 35.6 milyon tona çıkmasının öngörüldüğünü ve üretimin % 73 oranındaki kısmının da uzun ürünlerden oluşmasının beklendiğini belirtti.
Yılın ilk 7 aylık döneminde ise, Türkiye’nin nihai mamul tüketiminin güçlü bir şekilde artmaya devam ettiğine, başlatılan yeni yatırım projelerinin de desteğiyle tüketim artışının yılın ikinci yarısında hızlandığına ve % 7.6 oranında artışla, 20.8 milyon tona ulaştığına çeken Yayan, yılsonu itibariyle nihai mamul tüketiminin 30.6 milyon ton olmasının beklendiğini ve % 52’sinin uzun ürünlerden oluşmasının beklendiğini vurguladı.
Ocak-Temmuz döneminde, Türkiye’nin nihai mamul ihracatının ve ithalatının hafif artış gösterdiğini, ancak yarı mamullerde ihracat azalırken, ithalatın neredeyse iki katına çıkmasının, Türkiye’nin net yarı mamul ithalatının sıfırdan 1.8 milyon tona çıkmasına neden olduğunu açıklayan Yayan, aynı dönemde Türkiye’nin 3.2 milyon ton net nihai mamul ihracatı ve 1.8 milyon ton net nihai mamul ithalatı yaptığını, böylece yarı ve nihai ürünlerde net ihracatın 3.6 milyon tondan 1.5 milyon tona gerilediğini ifade etti. İthalattaki artışta yarı mamul ve yassı mamullerin etkili olduğuna dikkat çeken Yayan, yarı ve yassı mamullerde kurulu kapasiteler kullanılamazken, ithalatın keskin bir şekilde artış gösterebilmiş olmasının, Türkiye’nin açık pazar konumunu ortaya koyduğunu vurguladı. Toplam çelik ürünleri ithalatının % 31 oranında artış gösterdiğini ve ithalattaki yüksek oranlı artışta,
· Az sayıdaki hurda üreticilerinin fiyatlar konusunda esnek olmayan tutumu,
· Dünya genelinde çelik üretim kapasitesindeki fazlalıkların ve atıl kapasitelerin nihai ürün fiyatlarını ve marjları baskı altında tutması,
· Sıkışık marjlar ve düşük mamul fiyatları nedeniyle, üretimin gerilemesi,
· Orta Doğu & Körfez, AB ve Kuzey Afrika gibi temel ihraç pazarlarının beklenen hızda toparlanma gösterememiş olması ve tüketimin zayıf seyrini sürdürmesi,
· Hammadde ihracatına sınırlama getirilmesine yönelik eğilimler yanında, son dönemlerde nihai mamul ithalatının engellenmesine yönelik korunma önlemlerine daha fazla başvurulması
· Orta Doğu ve Körfez ülkelerinde yani üretim kapasitelerinin devreye girmesi,
gibi unsurların etkili olduğunu ve Türkiye’nin üretimini baskı altında tuttuğunu vurgulayan Yayan, % 84 ile yassı ürünlerin Türkiye’nin ithalatında ağırlıklı payının devam ettiğini söyledi.
Konuşmasının son bölümünde, 2011 ve 2012 yıllarında elde ettiği ‘dünyada ham çelik üretimini en hızlı arttıran ülke’ performansının aksine, 2013 yılında Türkiye’nin ham çelik üretiminin düşüş eğilimi gösterdiğini, ihraç pazarlarındaki daralma ve dünya çelik piyasalarındaki kapasite fazlalığı yanında, ithalattaki keskin artışın Türkiye’nin çelik üretimini olumsuz yönde etkilediğini; AB, Orta Doğu ve Körfez ile Kuzey Afrika pazarlarında talebin tatmin edici bir toparlanma göstermediğini ifade eden Yayan, yılın ikinci yarısından itibaren önümüzdeki yıl gerçekleştirilecek olan yerel seçimler öncesinde altyapı yatırımlarına hız verilmesi ile gerileyen faiz oranlarının, yılın ikinci yarısından itibaren tüketim üzerinde ilave etki yarattığını açıkladı.
Dünya genelinde, başta hurda olmak üzere hammadde ihracatına sınırlama getirilmesine yönelik artan eğilimden endişe duyduğunu, bu durumun çelik ürünlerinde serbest ticareti de tehdit eder bir konuma gelebileceğini belirten Yayan, ekonomik büyümedeki ivmelenme ve faiz oranlarındaki düşüş yanında, kentsel dönüşüm programı, İstanbul’a üçüncü köprü, üçüncü havalimanı ve kanal projeleri, otoban ve hızlı tren yolu yatırımlarının tüketim artışının 2014 yılında da devam etmesine imkân sağlayacağını ifade etti. Yayan, üretimdeki mevcut olumsuz tabloya rağmen, Türkiye’nin çelik üretiminin, ağırlıklı bir şekilde iç talep odaklı büyümeye devam edeceğini, birikmiş altyapı yatırımlarının Türkiye’nin çelik tüketimini destekleyeceğini ifade ederek konuşmasını tamamladı. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği, Özel Haber