Çelik Sektörü 2024 Değerlendirmesi Tarih: 31 December 2024

0 Paylaşımlar

Son yayınlanan 2024 yılı Ekim ayı verilerine göre, 10 aylık dönemde Türkiye’nin ham çelik üretimi %12,4 artışla 30,9 milyon tona yükselmiştir. Bu durumda, 2024 yılının yaklaşık 37 milyon ton üretim ile kapatılacağı tahmin edilmektedir.

Türk çelik sektörü, küresel çelik talebinde yaşanan daralmaya rağmen, 2024 yılında ihracat pazarlarında güçlü bir toparlanma göstermiştir. Kızıldeniz’de yaşanan gerilimlerin, Uzak Doğudaki üreticilerin Avrupa pazarına ulaşmasını engellemesi nedeniyle açığa çıkan talebin, kısmen üreticilerimiz tarafından karşılanması, AB’ye yönelik ihracatın artışına katkı sağlamış, çelik ürünleri ihracatı 10 aylık dönemde %30,7 artışla, 11,1 milyon ton seviyesine yükselmiştir. Diğer taraftan yıl içinde alınan koruma ve damping tedbirlerinin de etkisi ile birlikte, ithalat %7,2 azalışla 13,7 milyon ton seviyesine gerilemiştir. Yılın son iki ayında, başta AB ülkeleri olmak üzere, dünya çelik talebindeki daralma nedeniyle, ihracattaki % 30,7’lik artış seviyesinin gerilemeye devam etmesi ve %20’nin altına düşmesi, buna karşılık ithalattaki yüksek oranlı artışın sıcak haddelenmiş yassı ürün ve filmaşin ithalatına yönelik uygulamaya aktarılan korunma önlemleri ile birlikte, kontrol altına alınarak, makul bir dengenin kurulması beklenmektedir.

Küresel çelik sektöründe ise ABD, Çin, Japonya ve AB’de 2023 yılında uygulanan parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkisi ve yüksek maliyetler nedeniyle, inşaat faaliyetleri 2024’te şimdiye kadar çoğu büyük pazarda zayıf kalmış ve söz konusu bölgelerde çelik tüketiminin gerilemesinde etkili olmuştur. Finansman koşullarının beklenen gevşemesiyle, AB dahil olmak üzere çoğu gelişmiş ekonomide, 2025’te mütevazı talep toparlanması ile birlikte, küresel çelik talebinin %1,2 artışla 1 milyar 771 milyon ton seviyesine yükselmesi beklenmektedir. Ancak Özellikle bölgesel çatışmaların daha da yoğunlaşmasının bir sonucu olarak, enerji fiyatlarının artması ile birlikte üretim maliyetlerinin artması ve doğrudan Türkiye’nin Orta Doğu Körfez ülkelerine olan ihracatının zarar görmesi gibi önemli aşağı yönlü riskler devam etmektedir.

Bu arada bölgemizdeki savaşların kademeli bir şekilde sona erdirilmesinin, inşaat malzemesi üreten sektörlere ve çelik sektörümüze olumlu yönde etkide bulunacağı değerlendirilmektedir. 2025-2027 yıllarını kapsayan üç yıllık Orta Vadeli Programın hedefi istikâmetinde, Dahilde İşleme Rejimi uygulamasında, yurtiçi katma değerin ve çıktı ürünlerin teknolojik seviyesinin artırılması, kamu alımlarında yerli ürünlerin ve teknoloji transferinin desteklenmesi, yurtdışından alınan Eximbank kredileri yolu ile ithalấtı kolaylaştıran uygulamaları engelleyecek tedbirlerin alınması, büyük önem taşımaktadır. Avrupa Birliğinde olduğu gibi, Türkiye’de de küresel çelik talebini şekillendiren yeşil dönüşümü hızlandıracak devlet yardımları için teşvik sisteminin revize edilmesinin gerektiği değerlendirilmektedir.

Twitter
LinkedIn