Türkiye Arap Sanayi İşbirliği Konferansı İstanbul’da Gerçekleştirildi Tarih: 24 November 2016
Türkiye-Arap Sanayi İşbirliği Konferansı kapsamında gerçekleştirilen sektörel oturumlar kapsamında, 7 Aralık 2011 günü Demir Çelik oturumu yapıldı. Türkiye Demir Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan’ın oturum başkanlığını yaptığı toplantıya, 8 ülkeden 40 sektör yetkilisi katıldı.
Dr. Veysel Yayan, Türkiye çelik piyasasındaki gelişmelere ilişkin sunumunda, Türkiye’nin Arap ülkeleri ile tarihi, kültürel ve coğrafi yakınlığına ve Arap piyasasının en önemli çelik tedarikçisi konumunda bulunduğuna dikkat çekerek, 22 Arap ülkesinden yalnızca 6’sı ile Serbest Ticaret Anlaşması’nın bulunduğunu, 6 ülke ile STA görüşmelerinin devam ettiğini belirtti. Cezayir gibi bazı Arap ülkelerinin yalnızca AB ile STA imzalamalarının, AB’li üreticilere avantajlı satış imkânı sağlarken, bu piyasalarda fiyatların suni olarak yükseldiğini ve Türkiye ile anlaşma yapılmamasının, Türk üreticilerin piyasaya girişlerini kısıtladığını açıkladı.
Serbest piyasa mekanizmasına ters düşen bu tür uygulamaların, uluslar arası piyasalarda geçerli seviyelerin üzerinden çelik tedarik eden çelik tüketicisi sektörlerin faaliyetlerini ve ülkelerin ekonomisini olumsuz yönde etkilediğini belirten Yayan, bu ülkelerin Türkiye ile Serbest Ticaret Anlaşması imzalamalarının veya STA imzalanana kadar, vergi oranlarının STA ülkelerine yakın seviyelere indirilmesinin, bölge piyasalarında suni fiyat oluşumlarını engelleyeceğini ve bundan çelik tüketicilerinin kazançlı çıkacağını söyledi.
Arap ülkeleri adına ise, Arap Demir Çelik Birliği Bölge Direktörü Ziad Kutayni Arap ülkelerinde demir çelik sektörünün durumuna ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. 2010 yılında Arap ülkelerinin toplam 20 milyon tonu aşan ham çelik üretiminin, 2011 yılında % 7-9 aralığında artış göstermesinin beklendiğini belirten Ziad Kutayni, politik karışıklıklar nedeniyle bazı ülkelerin ekonomilerinde % 30’ları aşan daralmalar beklendiğini ve Kuzey Afrika’nın üretiminde bir miktar gerileme yaşanabileceğini, ancak yükselen petrol fiyatlarının ve değişen politik yapının, kısa vadede özellikle Körfez ülkelerinde yeni yatırımlar ve yeni çelik tüketimini beraberinde getireceğini vurguladı.
2011 yılında, Arap ülkelerinin toplam görünür çelik tüketimlerinin % 7.9 oranında artışla, 43.9 milyon tondan, 47.4 milyon tona yükselmesinin beklendiğini belirten Kutayni, Arap ülkelerinin bugüne kadar ihtiyaç duyulanın dışındaki ürünleri ürettiğini ve bu durumun da bölgenin yüksek oranda ithalata bağımlı hale gelmesine neden olduğunu açıkladı. Arap ülkelerindeki çelik üretiminin yetersizliğine dikkat çeken Kutayni, Türk yatırımcıları Arap ülkelerinde yatırım yapma ve Arap demir çelik sanayini destekleme çağrısında bulundu.
İşbirliği olanaklarının görüşüldüğü gündem maddesi çerçevesinde söz olan Iraklı bir yetkili, 2003 yılında savaşta zarar gören Basra’daki bir çelik tesisinin bir Türk firması tarafından modernize edildiğini belirterek, Türk işadamlarını Irak pazarında ve Irak’ın yeniden inşasında daha aktif olmaya davet etti. Iraklı yetkili ayrıca, Erbil’de Türkiye-Irak ortaklığı ile kurulan bir şirkete atıfla, bu tür ortak yatırımların ekonominin her alanında yaygınlaştırılmasının önemine dikkat çekti.
Sudan Sanayi Odası yetkilisi ise, Sudan’da sanayi alanının henüz yeterince gelişmemiş olduğunu vurgulayarak, Türk yatırımları Sudan’da ağır sanayi ve modern teknoloji yatırımlara davet etti.
Arap Endüstriyel Kalkınma ve Madencilik Kurumu (AIDMO) yetkilisi ise, özellikle Cezayir, Fas ve Moritanya’da yüksek kalitede demir cevheri rezervlerinin bulunduğunu belirterek, bu alanda Türk çelik üreticileri ile güçlü ilişkilerin geliştirilebileceğini söyledi. Türk tarafı ise, bu alanda işbirliğine her zaman hazır olduklarını ve somut projelerin geliştirilmesi durumunda, bunun değerlendirileceğini açıkladı.
AIDMO yetkilisi ayrıca, Arap madencilik endüstrisinin modernizasyonu kapsamında, Arap ülkelerinin maden rezervlerinin dijital haritasının oluşturulmasına yönelik çalışmalarda sona yaklaştıklarını ve yatırımcıları bu konuda Hartum’da düzenlenecek olan konferansa katılmaya davet etti.
Toplantının kapanışında, Dr. Veysel Yayan, bu toplantının işbirliğinin geliştirilmesi için iyi bir temel oluşturmasını temenni etti. Toplantı sonrasında, katılımcılar yüz yüze görüşme imkânı da buldu.