Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Basın Bülteni Tarih: 30 September 2025
30 Eylül 2025
ÇELİK ÜRETİMİ
2025 yılının Ağustos ayında Türkiye’nin ham çelik üretimi, geçen yılın aynı ayına göre %7,9 artışla, 3,4 milyon tona yükseldi.
Ocak-Ağustos döneminde ise üretim %0,2 oranında artışla, 24,9 milyon ton seviyesinde gerçekleşti.
ÇELİK TÜKETİMİ
Nihai mamul tüketimi 2025 yılının Ağustos ayında, 2024 yılının aynı ayına kıyasla %12,5 artışla, 3,5 milyon ton seviyesinde gerçekleşti.
Ocak-Ağustos döneminde nihai mamul tüketimi %3,2 artışla, 25,7 milyon tona yükseldi.
DIŞ TİCARET
İhracat
2025 yılının Ağustos sayında çelik ürünleri ihracatı, 2024 yılının aynı ayına göre, miktar yönünden %6,8 oranında artışla 1,2 milyon ton, değer yönünden ise %1,2 azalışla, 831,2 milyon dolar oldu.
Ocak-Ağustos döneminde çelik ürünleri ihracatı 2024 yılının aynı dönemine göre miktar yönünden %12,8 oranında artışla, 10 milyon ton, değer yönünden ise %4,4 artışla, 6,8 milyar dolar oldu.
İthalat
2025 yılının Ağustos ayında çelik ürünleri ithalatı, 2024 yılının aynı ayına göre, miktar yönünden %18,6 oranında artışla 1,6 milyon ton, değer yönünden ise %2,9 artışla, 1,1 milyar dolar oldu.
Ocak-Ağustos döneminde çelik ürünleri ithalatı 2024 yılının aynı dönemine göre miktar yönünden %17,9 oranında artışla, 12,6 milyon ton, değer yönünden ise %3,6 artışla, 8,8 milyar dolar oldu.
Dış Ticaret Dengesi
2024 yılının Ocak-Ağustos döneminde, %76,4 olan İhracatın ithalatı karşılama oranı, 2025 yılının aynı döneminde %77 seviyesine yükseldi.
DÜNYA ÇELİK ÜRETİMİ
Dünya Çelik Derneği (worldsteel) tarafından açıklanan 2025 yılı Ağustos ayı verilerine göre, dünya ham çelik üretimi, geçtiğimiz yılın aynı ayına kıyasla, %0,3 artışla,145,3 milyon ton, Ocak-Ağustos döneminde ise, bir önceki döneme kıyasla %1,7 azalışla 1,2 milyar ton seviyesinde gerçekleşti.
Ocak-Ağustos döneminde Çin’in ham çelik üretimi, geçen yılın aynı dönemine göre, %2,8 azalış ile 671,8 milyon ton seviyesine gerilerken, İkinci sırada yer alan Hindistan’ın ham çelik üretimi, %10,2 artışla, 108,9 milyon tona yükseldi. ABD ise üretimini %1,6 oranında artışla 54,5 milyon tona yükselterek, uzun aradan sonra üçüncü en büyük üretici konumuna ulaştı.
DEĞERLENDİRME
2025 yılının Ağustos ayında, Türkiye’nin ham çelik üretimi, bir önceki yılın aynı ayına kıyasla, yılın en yüksek oranı olan %7,9 oranında artışla, 3,4 milyon ton seviyesine yükseldi.
Çin’den gerçekleştirilen ortalama ithalat, son 4 ay itibariyle, aylık 500 bin ton seviyesini aştı. Çin’in bu ithalatı, misli ile artırabilecek potansiyelinin bulunduğu dikkate alındığında, konunun önemi daha net bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Rusya Federasyonu’ndan yapılan ithalat, 2025’in ilk 8 ayında %71 oranında arttı. Diğer taraftan, yılın ilk 8 ayında Hindistan’dan yapılan ithalatta %83 artış kaydedildi. Son üç aydaki artış oranı %577 oldu. Toplam ithalatın büyük ölçüde Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında gerçekleştiği görüldü. Çelik sektörümüzde Ocak-Ağustos döneminde gerçekleştirilen 12,6 milyon tonluk çelik ürünleri ithalatının %59’u; 5,6 milyon tonluk yarı ürün ithalatının %75,7’si DİR kapsamında gerçekleştirildi. Ülkelere göre sınıflandırıldığında ise, Rusya’dan gerçekleştirilen ithalatın %95,5’i; Çin’den yapılan ithalatın %81,9’u; Hindistan’dan yapılan ithalatın ise %81,4’ü; DİR kapsamında gerçekleşti.
Türk çelik sektörünün, 60 milyon tonluk kapasitesinin yalnızca %62,7’sini kullanabildiği bir ortamda, ithalattaki bu hızlı artış, sektörde ciddi rahatsızlığa yol açtı. Olağanüstü kaynak tahsisleri ile kurulan kapasitelerin, verimli çalıştırılarak, elde edilecek kârların, daha yüksek katma değerli ürünlerin üretimini hedefleyen yatırımlara yönlendirilmesinin, ancak kontrolsüz ithalatın sınırlandırılması ile mümkün olabileceği değerlendirilmektedir.
Bu kapsamda, 16 Eylül 2025 tarihinde, Ticaret Bakanlığı tarafından; Maden, Metal ve Orman ürünlerine ilişkin yayımlanan genelge ile, DİR kaynaklı dengesizlikleri azaltmak amacıyla, bazı ürünlerde ihracatın %25’inin yurtiçinden tedarik edilmesinin zorunlu kılınması, olumlu bir adım olarak değerlendirilmekte ve bu uygulamanın çelik ürünlerini kullanan tüm sektörleri kapsayacak şekilde genişletilesinde, fayda mülahaza edilmektedir.
Ticaret Bakanlığımızın dış ticaretteki olumsuz tabloyu dikkate alarak, yürürlüğe koyduğu bu kararın uygulamasından elde edilecek sonuçlara göre, daha ileri adımlar atılabileceği öngörülmektedir. ABD ve AB’de olduğu gibi, bundan sonraki süreçte dış ticaret dengesinin gözetilmesi temel bir hedef olarak öne çıkmaktadır. Cari dengenin kurulması, açıkların azaltılması ve mümkünse fazla verilmesi, Türk ekonomisi bakımından hayati önem taşımaktadır. Bu hedefe ulaşılabilmesi için, DİR kapsamında ihracat taahhüdü ile ithalat gerçekleştiren kuruluşların, girdi tedariğinde dışa bağımlılıklarının asgari seviyeye indirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır.